ISBN-13: 9783639812107 / Turecki / Miękka / 2015 / 68 str.
II. Dunya Sava sonras donemde kuresel olarak e itim, sa l k, hukuk ve siyasi haklar bak m ndan bir yak nsama gorulse de, ozellikle geli mekte olan ulkelerde kad nlar aleyhine halen ciddi bir e itsizlik dikkat cekmektedir. gucune kat l mlar du uk olan kad nlar ayr ca cal rken de bir ekilde adaletsizliklerle kar la maktad r. Ekonomik guc bak m ndan kad nlar n aleyhine geli en sosyolojik engeller, onlar sosyal hayat n d na iten 'kad n yoksullu u'nu da beraberinde getirmektedir. Bu cal ma, erkeklerin ve kad nlar n evde, i yerinde ve genel olarak toplumda nicin e it ansa/haklara sahip olmad n ampirik olarak ara t rmaktad r. Ula lan sonuclar A.B.D.'yi ve Turkiye'yi temsilen secilen kad n yoneticilerin verdi i anket cevaplar ile de erlendirilmektedir. Gunluk hayatta s kl kla kar la t m z ve belki de kabul etti imiz ya da kabullenmek zorunda kald m z s radan gorunen yap lar n, kad nlar n cal ma hayat na kat l m n nas l etkiledi ini bilimsel bir yakla mla sunan bu cal ma, cal an-i siz, o renci-o retmen, politikac lar, kanun yap c lar ve uygulay c lar, k sacas kad n-erkek herkesin ilgisini cekecek niteliktedir. lgililere yararl olmas n diliyorum."
II. Dünya Savaşı sonrası dönemde küresel olarak eğitim, sağlık, hukuk ve siyasi haklar bakımından bir yakınsama görülse de, özellikle gelişmekte olan ülkelerde kadınlar aleyhine halen ciddi bir eşitsizlik dikkat çekmektedir. İş gücüne katılımları düşük olan kadınlar ayrıca çalışırken de bir şekilde adaletsizliklerle karşılaşmaktadır. Ekonomik güç bakımından kadınların aleyhine gelişen sosyolojik engeller, onları sosyal hayatın dışına iten kadın yoksulluğunu da beraberinde getirmektedir. Bu çalışma, erkeklerin ve kadınların evde, iş yerinde ve genel olarak toplumda niçin eşit şansa/haklara sahip olmadığını ampirik olarak araştırmaktadır. Ulaşılan sonuçlar A.B.D.yi ve Türkiyeyi temsilen seçilen kadın yöneticilerin verdiği anket cevapları ile değerlendirilmektedir. Günlük hayatta sıklıkla karşılaştığımız ve belki de kabul ettiğimiz ya da kabullenmek zorunda kaldığımız sıradan görünen yapıların, kadınların çalışma hayatına katılımını nasıl etkilediğini bilimsel bir yaklaşımla sunan bu çalışma, çalışan-işsiz, öğrenci-öğretmen, politikacılar, kanun yapıcılar ve uygulayıcılar, kısacası kadın-erkek herkesin ilgisini çekecek niteliktedir. İlgililere yararlı olmasını diliyorum.